نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
4706 | 51 | 31 | قال فما خطبكم أيها المرسلون |
| | | İbrahim, kendisine misafir olarak gelen meleklere: "Acaba sizin asıl önemli işiniz nedir ey elçiler?" dedi. |
|
4707 | 51 | 32 | قالوا إنا أرسلنا إلى قوم مجرمين |
| | | Onlar: "Gerçekten biz günahkâr bir kavim (olan Lût kavmine) gönderildik. |
|
4708 | 51 | 33 | لنرسل عليهم حجارة من طين |
| | | Onların üzerine çamurdan pişirilmiş sert taşlar yağdıracağız. |
|
4709 | 51 | 34 | مسومة عند ربك للمسرفين |
| | | O taşlardan herbirinin haddi aşanlardan kime isabet edeceği Rabbin katında işaretlenmiştir." dediler. |
|
4710 | 51 | 35 | فأخرجنا من كان فيها من المؤمنين |
| | | Nihayet biz müminlerden orada bulunan kimseleri çıkardık. |
|
4711 | 51 | 36 | فما وجدنا فيها غير بيت من المسلمين |
| | | Fakat biz orada müslümanlardan bir ev halkından başka kimseyi de bulamadık. |
|
4712 | 51 | 37 | وتركنا فيها آية للذين يخافون العذاب الأليم |
| | | Biz orada acı bir azabdan korkan kimseler için bir ibret nişanesi bıraktık. |
|
4713 | 51 | 38 | وفي موسى إذ أرسلناه إلى فرعون بسلطان مبين |
| | | Musa'nın kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu apaçık bir delille Firavun'a göndermiştik. |
|
4714 | 51 | 39 | فتولى بركنه وقال ساحر أو مجنون |
| | | Firavun ise ordusuyla birlikte yüz çevirmiş, onun hakkında: "Bu bir sihirbazdır, ya da bir delidir." demişti. |
|
4715 | 51 | 40 | فأخذناه وجنوده فنبذناهم في اليم وهو مليم |
| | | Nihayet biz onu ve ordularını yakalayıp hepsini denize attık. Firavun ise o sırada (inadından dolayı pişmanlık duyarak) kendi kendini kınıyordu. |
|