نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
4537 | 46 | 27 | ولقد أهلكنا ما حولكم من القرى وصرفنا الآيات لعلهم يرجعون |
| | | Çevrenizdeki nice kentleri de yok ettik. Dönerler diye onlara ayetleri açıklamıştık. |
|
4538 | 46 | 28 | فلولا نصرهم الذين اتخذوا من دون الله قربانا آلهة بل ضلوا عنهم وذلك إفكهم وما كانوا يفترون |
| | | ALLAH'tan başka, O'na yakınlık sağlamak amacıyla edindikleri tanrılar kendilerine yardım etmeli değil miydi? Aksine, onları terkettiler. İşte onların yalanları ve uydurmaları böyledir. |
|
4539 | 46 | 29 | وإذ صرفنا إليك نفرا من الجن يستمعون القرآن فلما حضروه قالوا أنصتوا فلما قضي ولوا إلى قومهم منذرين |
| | | Cinlerden bir grubu, Kuran'ı dinlemek üzere sana yöneltmiştik. Ona geldiklerinde, "Susun" dediler. (Okuma) bitirilince topluluklarına birer uyarıcı olarak döndüler. |
|
4540 | 46 | 30 | قالوا يا قومنا إنا سمعنا كتابا أنزل من بعد موسى مصدقا لما بين يديه يهدي إلى الحق وإلى طريق مستقيم |
| | | "Ey halkımız," dediler, "Biz, Musa'dan sonra, kendisinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirilen bir kitabı dinledik. O gerçeğe ve dosdoğru yola iletmektedir." |
|
4541 | 46 | 31 | يا قومنا أجيبوا داعي الله وآمنوا به يغفر لكم من ذنوبكم ويجركم من عذاب أليم |
| | | "Ey halkımız, ALLAH'a çağıranı yanıtlayın. O'na inanın ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi acı azaptan korusun." |
|
4542 | 46 | 32 | ومن لا يجب داعي الله فليس بمعجز في الأرض وليس له من دونه أولياء أولئك في ضلال مبين |
| | | ALLAH'a çağıranı yanıtlamıyanlar yeryüzünde kaçamaz. Onların O'na karşı dostları da olmaz. Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler. |
|
4543 | 46 | 33 | أولم يروا أن الله الذي خلق السماوات والأرض ولم يعي بخلقهن بقادر على أن يحيي الموتى بلى إنه على كل شيء قدير |
| | | Gökleri ve yeri yaratan ve bunları yaratmakla yorulmayan ALLAH'ın ölüleri diriltebileceğini düşünmezler mi? Evet, O her şeye gücü yetendir. |
|
4544 | 46 | 34 | ويوم يعرض الذين كفروا على النار أليس هذا بالحق قالوا بلى وربنا قال فذوقوا العذاب بما كنتم تكفرون |
| | | İnkarcılar ateşe sunuldukları gün: "Bu gerçek değil mi?" Derler ki, "Evet, Rabbimize andolsun." O da, "İnkar etmiş olduğunuz için azabı tadın," der. |
|
4545 | 46 | 35 | فاصبر كما صبر أولو العزم من الرسل ولا تستعجل لهم كأنهم يوم يرون ما يوعدون لم يلبثوا إلا ساعة من نهار بلاغ فهل يهلك إلا القوم الفاسقون |
| | | Karar ve azim sahibi elçiler nasıl sabrettiyse sen de sabret ve onlar için acele etme. Onlar, kendilerine söz verileni gördüklerinde, (sanki dünyada) gündüzün bir saati kadar kalmışlardır. Bu bir bildiridir: Yoldan çıkmış topluluklardan başkası mı yok edilir? |
|
4546 | 47 | 1 | بسم الله الرحمن الرحيم الذين كفروا وصدوا عن سبيل الله أضل أعمالهم |
| | | İnkar edip ALLAH'ın yolundan ayrılanların tüm işlerini O boşa çıkarır. |
|