نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
914 | 6 | 125 | فمن يرد الله أن يهديه يشرح صدره للإسلام ومن يرد أن يضله يجعل صدره ضيقا حرجا كأنما يصعد في السماء كذلك يجعل الله الرجس على الذين لا يؤمنون |
| | | ALLAH kimi doğru yola ulaştırmak dilerse onun gönlünü islama (Tanrı'ya teslim olmaya) açar. Kimi de saptırmak dilerse göğsünü, göğe yükseliyormuş gibi dar ve sıkıntılı kılar. ALLAH inanmıyanları işte böyle kötü duruma sokar. |
|
915 | 6 | 126 | وهذا صراط ربك مستقيما قد فصلنا الآيات لقوم يذكرون |
| | | Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alan bir toplum için ayetleri detayıyla açıklamış bulunuyoruz |
|
916 | 6 | 127 | لهم دار السلام عند ربهم وهو وليهم بما كانوا يعملون |
| | | Onlar, Rablerinin yanında barış yurdunu hakketmişlerdir. Yaptıklarından ötürü onların sahibi O'dur. |
|
917 | 6 | 128 | ويوم يحشرهم جميعا يا معشر الجن قد استكثرتم من الإنس وقال أولياؤهم من الإنس ربنا استمتع بعضنا ببعض وبلغنا أجلنا الذي أجلت لنا قال النار مثواكم خالدين فيها إلا ما شاء الله إن ربك حكيم عليم |
| | | Hepsini sürüp topladığı gün: "Ey cinler topluluğu, siz çok sayıda insan harcadınız." Onların insanlardan olan dostları: "Rabbimiz, bize verdiğin sürenin sonuna erişinceye kadar birbirimizden hoşlandık," derler. "Yeriniz ateştir," der. ALLAH'ın dilemesi hariç, orada ebedi kalacaklardır. Rabbin Bilgedir, Bilendir. |
|
918 | 6 | 129 | وكذلك نولي بعض الظالمين بعضا بما كانوا يكسبون |
| | | Zalimleri böylece eşleyerek birbirinin dostları yaparız. Yaptıklarından ötürü... |
|
919 | 6 | 130 | يا معشر الجن والإنس ألم يأتكم رسل منكم يقصون عليكم آياتي وينذرونكم لقاء يومكم هذا قالوا شهدنا على أنفسنا وغرتهم الحياة الدنيا وشهدوا على أنفسهم أنهم كانوا كافرين |
| | | Ey cinler ve insanlar topluluğu, size, ayetlerimi anlatan ve bu günle karşılaşmanız konusunda sizi uyaran sizden elçiler gelmedi mi? "Kendimize karşı tanığız," dediler. Dünya hayatı onları aldattı ve inkarcı olduklarına dair kendi kendilerine karşı tanıklık ettiler. |
|
920 | 6 | 131 | ذلك أن لم يكن ربك مهلك القرى بظلم وأهلها غافلون |
| | | Bu böyledir. Rabbin, halkı habersiz bir durumda iken ülkeleri zulüm ile helak etmez. |
|
921 | 6 | 132 | ولكل درجات مما عملوا وما ربك بغافل عما يعملون |
| | | Yaptıklarına karşılık olarak her biri için dereceler vardır. Rabbin, onların yaptıklarından habersiz değil. |
|
922 | 6 | 133 | وربك الغني ذو الرحمة إن يشأ يذهبكم ويستخلف من بعدكم ما يشاء كما أنشأكم من ذرية قوم آخرين |
| | | Rabbin Zengindir, Rahmet Sahibidir. Dilerse sizi götürür ve sizi başkaların soyundan nasıl getirmişse sizden sonra da yerinize dilediklerini yerleştirir |
|
923 | 6 | 134 | إن ما توعدون لآت وما أنتم بمعجزين |
| | | Size söz verilenler elbette yerine gelecektir ve onun önüne geçemezsiniz. |
|