نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
686 | 5 | 17 | لقد كفر الذين قالوا إن الله هو المسيح ابن مريم قل فمن يملك من الله شيئا إن أراد أن يهلك المسيح ابن مريم وأمه ومن في الأرض جميعا ولله ملك السماوات والأرض وما بينهما يخلق ما يشاء والله على كل شيء قدير |
| | | Gerçekten de şüphe yok ki Allah, Meryem oğlu Mesih'tir diyenler kafir oldular. De ki: Meryem oğlu Mesih'i de, anasını da ve yeryüzündekilerin hepsini de helak etmeyi dilese Allah'a karşı herhangi bir şeye kim sahip çıkabilir? Ve Allah'ındır göklerin, yeryüzünün ve ikisinin arasında olanların saltanatı. Dilediğini yaratır ve Allah'ın her şeye gücü yeter. |
|
687 | 5 | 18 | وقالت اليهود والنصارى نحن أبناء الله وأحباؤه قل فلم يعذبكم بذنوبكم بل أنتم بشر ممن خلق يغفر لمن يشاء ويعذب من يشاء ولله ملك السماوات والأرض وما بينهما وإليه المصير |
| | | Yahudiler ve Nasraniler, biz Allah'ın oğullarıyız ve sevgilileriyiz dediler. De ki: Öyleyse neden günahlarınızdan dolayı size azap ediyor? Hayır, siz, ancak onun yarattığı insanlardansınız; o, dilediğini yarlıgar, dilediğine azap eder ve Allah'ındır göklerin, yeryüzünün ve ikisinin arasında bulunanların saltanatı ve her iş, ona aittir. |
|
688 | 5 | 19 | يا أهل الكتاب قد جاءكم رسولنا يبين لكم على فترة من الرسل أن تقولوا ما جاءنا من بشير ولا نذير فقد جاءكم بشير ونذير والله على كل شيء قدير |
| | | Ey kitap ehli, bize ne bir müjdeci geldi, ne bir korkutucu dememeniz için peygamberlerin arasının kesildiği bir devirde size, her şeyi açıklayan Peygamberimiz geldi. İşte size şüphesiz olarak bir müjdeci, bir kokutucu geldi ve Allah'ın, her şeye gücü yeter. |
|
689 | 5 | 20 | وإذ قال موسى لقومه يا قوم اذكروا نعمة الله عليكم إذ جعل فيكم أنبياء وجعلكم ملوكا وآتاكم ما لم يؤت أحدا من العالمين |
| | | Hatırla o zamanı ki Musa, kavmine, ey kavim demişti, anın Allah'ın size verdiği nimeti ki içinizden peygamberler gönderdi ve padişahlar çıkardı ve size, alemlerde, hiçbir kimseye vermediğini verdi. |
|
690 | 5 | 21 | يا قوم ادخلوا الأرض المقدسة التي كتب الله لكم ولا ترتدوا على أدباركم فتنقلبوا خاسرين |
| | | Ey kavmim, Allah'ın size vermeyi takdir ettiği kutlu yere girin ve gerisingeriye dönmeyin, yoksa ziyankar olursunuz, ancak ziyana dönersiniz. |
|
691 | 5 | 22 | قالوا يا موسى إن فيها قوما جبارين وإنا لن ندخلها حتى يخرجوا منها فإن يخرجوا منها فإنا داخلون |
| | | Onlarsa ya Musa demişlerdi, orada zorlu erler var, onlar orada oldukça biz, kesin olarak giremeyiz, ama oradan çıkarlarsa gireriz. |
|
692 | 5 | 23 | قال رجلان من الذين يخافون أنعم الله عليهما ادخلوا عليهم الباب فإذا دخلتموه فإنكم غالبون وعلى الله فتوكلوا إن كنتم مؤمنين |
| | | İçlerinden, korkan ve Allah tarafından nimetlere mazhar olmuş bulunan iki kişi, kapıdan girip saldırın üstlerine demişti; oraya girerseniz şüphe yok ki üst olursunuz siz ve ancak Allah'a dayanın inanmışsanız. |
|
693 | 5 | 24 | قالوا يا موسى إنا لن ندخلها أبدا ما داموا فيها فاذهب أنت وربك فقاتلا إنا هاهنا قاعدون |
| | | Ya Musa demişlerdi, onlar orada bulundukça biz, oraya ebediyen giremeyiz. Sen, Rabbinle git, ikiniz çarpışın onlarla, biz burada oturup duracağız. |
|
694 | 5 | 25 | قال رب إني لا أملك إلا نفسي وأخي فافرق بيننا وبين القوم الفاسقين |
| | | Musa, ya Rabbi demişti, benim hükmüm ancak kendime, bir de kardeşime geçiyor. Şu kötülük eden kavimle aramızı sen ayır. |
|
695 | 5 | 26 | قال فإنها محرمة عليهم أربعين سنة يتيهون في الأرض فلا تأس على القوم الفاسقين |
| | | Tanrı demişti ki: Orası, tam kırk yıl onlara haram edildi. Çölde sersemcesine dolaşacaklar, tasalanma o kötülükte bulunanlar için. |
|