نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
5416 | 70 | 41 | على أن نبدل خيرا منهم وما نحن بمسبوقين |
| | | Şüphesiz onların yerine daha iyilerini getirmeye bizim gücümüz yeter ve kimse bizim önümüze geçemez. |
|
5417 | 70 | 42 | فذرهم يخوضوا ويلعبوا حتى يلاقوا يومهم الذي يوعدون |
| | | Ama sen onları (şimdilik) bırak da, tehdit edildikleri günlerine kavuşuncaya dek dalsınlar, oynayadursunlar. |
|
5418 | 70 | 43 | يوم يخرجون من الأجداث سراعا كأنهم إلى نصب يوفضون |
| | | O gün onlar, sanki dikili bir şeye koşuyorlar gibi, kabirlerinden fırlaya fırlaya çıkarlar. |
|
5419 | 70 | 44 | خاشعة أبصارهم ترهقهم ذلة ذلك اليوم الذي كانوا يوعدون |
| | | Gözleri horluktan aşağı düşmüş ve kendileri zillete bürünmüş bir halde. İşte bu, onların tehdit edilegeldikleri gündür! |
|
5420 | 71 | 1 | بسم الله الرحمن الرحيم إنا أرسلنا نوحا إلى قومه أن أنذر قومك من قبل أن يأتيهم عذاب أليم |
| | | Kendilerine yakıcı bir azap gelmeden önce kavmini uyar, diye Nuh'u kendi kavmine gönderdik. |
|
5421 | 71 | 2 | قال يا قوم إني لكم نذير مبين |
| | | "Ey kavmim dedi, ben sizin için açık bir uyarıcıyım" |
|
5422 | 71 | 3 | أن اعبدوا الله واتقوه وأطيعون |
| | | "Allah'a kulluk edin; O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin." |
|
5423 | 71 | 4 | يغفر لكم من ذنوبكم ويؤخركم إلى أجل مسمى إن أجل الله إذا جاء لا يؤخر لو كنتم تعلمون |
| | | "Ki Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vadeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın)" Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vade gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz!" |
|
5424 | 71 | 5 | قال رب إني دعوت قومي ليلا ونهارا |
| | | (Sonra Nuh:) Rabbim! dedi, doğrusu ben kavmimi gece gündüz (imana) davet ettim; |
|
5425 | 71 | 6 | فلم يزدهم دعائي إلا فرارا |
| | | Fakat benim davetim, ancak kaçmalarını arttırdı. |
|