| نتائج البحث: 6236
|
| ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
| 4756 | 52 | 21 | والذين آمنوا واتبعتهم ذريتهم بإيمان ألحقنا بهم ذريتهم وما ألتناهم من عملهم من شيء كل امرئ بما كسب رهين |
| | | İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tabi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir. |
|
| 4757 | 52 | 22 | وأمددناهم بفاكهة ولحم مما يشتهون |
| | | Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik. |
|
| 4758 | 52 | 23 | يتنازعون فيها كأسا لا لغو فيها ولا تأثيم |
| | | Orada karşılıklı kadeh tokuştururlar, ama burada (içki yüzünden) ne saçmalama vardır ne de günaha girme. |
|
| 4759 | 52 | 24 | ويطوف عليهم غلمان لهم كأنهم لؤلؤ مكنون |
| | | Hizmetlerine verilmiş, (kabuğunda) saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar. |
|
| 4760 | 52 | 25 | وأقبل بعضهم على بعض يتساءلون |
| | | Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar: |
|
| 4761 | 52 | 26 | قالوا إنا كنا قبل في أهلنا مشفقين |
| | | Derler ki: "Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilahi azaptan) korkardık." |
|
| 4762 | 52 | 27 | فمن الله علينا ووقانا عذاب السموم |
| | | "Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu." |
|
| 4763 | 52 | 28 | إنا كنا من قبل ندعوه إنه هو البر الرحيم |
| | | "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur." |
|
| 4764 | 52 | 29 | فذكر فما أنت بنعمت ربك بكاهن ولا مجنون |
| | | (Resulüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kahinsin, ne de bir deli. |
|
| 4765 | 52 | 30 | أم يقولون شاعر نتربص به ريب المنون |
| | | Yoksa onlar: (O,) bir şairdir; onun, zamanın felaketlerine uğramasını bekliyoruz mu diyorlar? |
|
476.5 477.5 478.5 479.5 480.5 481.5 482.5 483.5 484.5 ... 623 
