نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
4510 | 45 | 37 | وله الكبرياء في السماوات والأرض وهو العزيز الحكيم |
| | | Göklerde ve yerde tüm büyüklükler O'na aittir. O Üstündür, Bilgedir. |
|
4511 | 46 | 1 | بسم الله الرحمن الرحيم حم |
| | | HH. M. |
|
4512 | 46 | 2 | تنزيل الكتاب من الله العزيز الحكيم |
| | | Kitabın indirilmesi, Üstün ve Bilge olan ALLAH'tandır. |
|
4513 | 46 | 3 | ما خلقنا السماوات والأرض وما بينهما إلا بالحق وأجل مسمى والذين كفروا عما أنذروا معرضون |
| | | Biz gökleri, yeri ve aralarındakileri ancak belli bir amaca göre ve belli bir süre için yarattık. İnkar edenler uyarıya aldırış etmemektedirler. |
|
4514 | 46 | 4 | قل أرأيتم ما تدعون من دون الله أروني ماذا خلقوا من الأرض أم لهم شرك في السماوات ائتوني بكتاب من قبل هذا أو أثارة من علم إن كنتم صادقين |
| | | De ki, "ALLAH'ın dışında yalvardıklarınıza bir bakın. Onların yerden neyi yarattığını bana gösterin. Yoksa göklerde onların bir ortaklığı mı var? Bundan önce bir kitap veya bir bilimsel belge getirin, doğru sözlü iseniz?" |
|
4515 | 46 | 5 | ومن أضل ممن يدعو من دون الله من لا يستجيب له إلى يوم القيامة وهم عن دعائهم غافلون |
| | | ALLAH'ı bırakıp da Diriliş Gününe kadar kendilerine cevap veremiyen ve hatta onların dualarından bile habersiz olanları çağıranlardan daha sapık kim olabilir? |
|
4516 | 46 | 6 | وإذا حشر الناس كانوا لهم أعداء وكانوا بعبادتهم كافرين |
| | | Halk toplandığı zaman onlara düşman olacaklardır ve onların kendilerine tapmalarına karşı çıkacaklardır. |
|
4517 | 46 | 7 | وإذا تتلى عليهم آياتنا بينات قال الذين كفروا للحق لما جاءهم هذا سحر مبين |
| | | Kendilerine apaçık ayetlerimiz okunduğunda, kendilerine gelen gerçeğe karşı çıkanlar, "Bu, açıkça bir büyüdür," dediler. |
|
4518 | 46 | 8 | أم يقولون افتراه قل إن افتريته فلا تملكون لي من الله شيئا هو أعلم بما تفيضون فيه كفى به شهيدا بيني وبينكم وهو الغفور الرحيم |
| | | Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar? De ki, "Onu ben uydurduysam siz beni ALLAH'tan gelecek hiç bir şeye karşı koruyamazsınız. O, sizin taşkınlığınızı en iyi bilendir. Benimle sizin aranızda tanık olarak O yeter. O Bağışlayandır, Rahimdir. |
|
4519 | 46 | 9 | قل ما كنت بدعا من الرسل وما أدري ما يفعل بي ولا بكم إن أتبع إلا ما يوحى إلي وما أنا إلا نذير مبين |
| | | De ki "Ben türedi bir elçi değilim. Bana ve size ne olacağını da bilmem. Ben, ancak bana vahyedilene uyuyorum. Ben apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim." |
|