نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
4082 | 39 | 24 | أفمن يتقي بوجهه سوء العذاب يوم القيامة وقيل للظالمين ذوقوا ما كنتم تكسبون |
| | | Kıyamet günü, (elleri bağlı olduğu için) yüzüyle o en kötü azabdan korunmağa çalışan (ile güven içinde bulunan bir olur) mu? (O gün) Zalimlere: "Kazandığınız(ın tadın)ı tadın!" denmiştir. |
|
4083 | 39 | 25 | كذب الذين من قبلهم فأتاهم العذاب من حيث لا يشعرون |
| | | Onlardan öncekiler de yalanladılar, bundan dolayı hiç farkına varmadıkları bir yönden onlara azab geldi. |
|
4084 | 39 | 26 | فأذاقهم الله الخزي في الحياة الدنيا ولعذاب الآخرة أكبر لو كانوا يعلمون |
| | | Allah, dünya hayatında onlara rezillik taddırdı. Ahiret azabı ise daha büyüktür, keşke bilselerdi! |
|
4085 | 39 | 27 | ولقد ضربنا للناس في هذا القرآن من كل مثل لعلهم يتذكرون |
| | | Andolsun biz, bu Kur'an'da insanlara, öğüt almaları için her temsili anlattık. |
|
4086 | 39 | 28 | قرآنا عربيا غير ذي عوج لعلهم يتقون |
| | | Korunanlar için bunu, pürüzsüz Arapça bir Kur'an olarak (indirdik). |
|
4087 | 39 | 29 | ضرب الله مثلا رجلا فيه شركاء متشاكسون ورجلا سلما لرجل هل يستويان مثلا الحمد لله بل أكثرهم لا يعلمون |
| | | Allah, (ortak koşanla tek Allah'a inananın durumunu anlatmak için) şöyle bir misal verdi: Birbiriyle çekişen ortaklara bağlı olan bir adam (yani köle) ile yalnız bir kişiye bağlı olan bir adam. Şimdi bu ikisinin durumu bir olur mu? Hamd yalnız Allah'a mahsustur, fakat çokları (yalnız Allah'a tapılacağını) bilmiyorlar. |
|
4088 | 39 | 30 | إنك ميت وإنهم ميتون |
| | | Sen de öleceksin, onlar da ölecekler. |
|
4089 | 39 | 31 | ثم إنكم يوم القيامة عند ربكم تختصمون |
| | | Sonra siz, kıyamet günü, Rabbinizin divanında davalaşacaksınız. |
|
4090 | 39 | 32 | فمن أظلم ممن كذب على الله وكذب بالصدق إذ جاءه أليس في جهنم مثوى للكافرين |
| | | Allah hakkında yalan uydurandan ve kendisine gelen doğruyu yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Cehennemde kafirler için bir yer yok mudur? |
|
4091 | 39 | 33 | والذي جاء بالصدق وصدق به أولئك هم المتقون |
| | | Doğruyu getirene ve onu doğrulayanlara gelince: İşte korunanlar onlardır. |
|