نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
3982 | 38 | 12 | كذبت قبلهم قوم نوح وعاد وفرعون ذو الأوتاد |
| | | Onlardan önce de Nuh'un ve Âd'ın ve ordular sahibi Firavun'un kavimleri, yalanladılar. |
|
3983 | 38 | 13 | وثمود وقوم لوط وأصحاب الأيكة أولئك الأحزاب |
| | | Ve Semud'un kavmi ve Lut kavmi ve Ashabı Eyke; işte bunlardır bölükler. |
|
3984 | 38 | 14 | إن كل إلا كذب الرسل فحق عقاب |
| | | Her biri, peygamberleri ancak yalanladılar da azabı hak ettiler. |
|
3985 | 38 | 15 | وما ينظر هؤلاء إلا صيحة واحدة ما لها من فواق |
| | | Ve bunlar da bekliyorlar ancak o tek bağrışı ki vakti geldi miydi, gecikmesine, dönmesine imkan yok. |
|
3986 | 38 | 16 | وقالوا ربنا عجل لنا قطنا قبل يوم الحساب |
| | | Ve Rabbimiz derler, soru gününden önce tez ver azabımızı. |
|
3987 | 38 | 17 | اصبر على ما يقولون واذكر عبدنا داوود ذا الأيد إنه أواب |
| | | Sabret ne derlerse ve an güçlükuvvetli kulumuz Davud'u, şüphe yok ki o, daima Rabbine dönen, tövbe eden bir kuldu. |
|
3988 | 38 | 18 | إنا سخرنا الجبال معه يسبحن بالعشي والإشراق |
| | | Şüphe.yok ki biz, dağları ram etmiştik ona, akşam ve kuşluk çağlarında, onunla beraber Rabbi tenzih ederlerdi. |
|
3989 | 38 | 19 | والطير محشورة كل له أواب |
| | | Ve kuşlar da toplanmıştı, hepsi de ona itaat ederdi. |
|
3990 | 38 | 20 | وشددنا ملكه وآتيناه الحكمة وفصل الخطاب |
| | | Ve onun saltanatını kuvvetlendirdik ve ona peygamberlik ve gerçekle batılı ayırt ediş bilgisini verdik. |
|
3991 | 38 | 21 | وهل أتاك نبأ الخصم إذ تسوروا المحراب |
| | | Sen, o davacılardan haber aldın mı? Hani Davud'un ibadet ettiği yerin duvarına tırmanmışlardı. |
|