نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
3880 | 37 | 92 | ما لكم لا تنطقون |
| | | O da onların tanrılarına gizlice yönelip: "Sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konuşmuyor musunuz?" dedi. |
|
3881 | 37 | 93 | فراغ عليهم ضربا باليمين |
| | | Sonunda, üzerlerine yürüyüp kuvvetle vurdu. |
|
3882 | 37 | 94 | فأقبلوا إليه يزفون |
| | | Bunun üzerine putperestler koşarak ona geldiler. |
|
3883 | 37 | 95 | قال أتعبدون ما تنحتون |
| | | İbrahim onlara şöyle söyledi: "Yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa sizi de, yonttuklarınızı da Allah yaratmıştır." |
|
3884 | 37 | 96 | والله خلقكم وما تعملون |
| | | İbrahim onlara şöyle söyledi: "Yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa sizi de, yonttuklarınızı da Allah yaratmıştır." |
|
3885 | 37 | 97 | قالوا ابنوا له بنيانا فألقوه في الجحيم |
| | | Putperestler: "Onun için bir yapı yapın da onu oradan ateşin içine atın" dediler. |
|
3886 | 37 | 98 | فأرادوا به كيدا فجعلناهم الأسفلين |
| | | Ona düzen kurmak istediler, ama Biz onları altettik. |
|
3887 | 37 | 99 | وقال إني ذاهب إلى ربي سيهدين |
| | | İbrahim: "Doğrusu ben Rabbim uğrunda sizi bırakıp gidiyorum; O beni doğru yola eriştirir" dedi. |
|
3888 | 37 | 100 | رب هب لي من الصالحين |
| | | "Rabbim! Bana iyilerden olacak bir çocuk ver" diye yalvardı. |
|
3889 | 37 | 101 | فبشرناه بغلام حليم |
| | | Biz de ona yumuşak huylu bir oğlan müjdeledik. |
|