نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
3051 | 26 | 119 | فأنجيناه ومن معه في الفلك المشحون |
| | | Bunun üzerine biz onu ve beraberindekileri, o dolu geminin içinde (taşıyarak) kurtardık. |
|
3052 | 26 | 120 | ثم أغرقنا بعد الباقين |
| | | Sonra da geri kalanları suda boğduk. |
|
3053 | 26 | 121 | إن في ذلك لآية وما كان أكثرهم مؤمنين |
| | | Doğrusu bunda büyük bir ders vardır; ama çokları iman etmezler. |
|
3054 | 26 | 122 | وإن ربك لهو العزيز الرحيم |
| | | Şüphesiz Rabbin, işte O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir. |
|
3055 | 26 | 123 | كذبت عاد المرسلين |
| | | Âd (kavmi) de peygamberleri yalancılıkla suçladı. |
|
3056 | 26 | 124 | إذ قال لهم أخوهم هود ألا تتقون |
| | | Kardeşleri Hud onlara şöyle demişti: (Allah'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız? |
|
3057 | 26 | 125 | إني لكم رسول أمين |
| | | Bilin ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. |
|
3058 | 26 | 126 | فاتقوا الله وأطيعون |
| | | Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin. |
|
3059 | 26 | 127 | وما أسألكم عليه من أجر إن أجري إلا على رب العالمين |
| | | Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak alemlerin Rabbidir. |
|
3060 | 26 | 128 | أتبنون بكل ريع آية تعبثون |
| | | Siz her yüksek yere bir alamet dikerek eğleniyor musunuz? |
|