نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
2611 | 22 | 16 | وكذلك أنزلناه آيات بينات وأن الله يهدي من يريد |
| | | İşte biz, apaçık ayetleri böyle indirdik ona ve şüphe yok ki Allah, dilediğini doğru yola sevk eder. |
|
2612 | 22 | 17 | إن الذين آمنوا والذين هادوا والصابئين والنصارى والمجوس والذين أشركوا إن الله يفصل بينهم يوم القيامة إن الله على كل شيء شهيد |
| | | Şüphe yok ki inananlar ve Yahudi olanlar, Sabiiler, Nasraniler ve Mecusilerle bir de şirk koşan kişiler; şüphe yok ki Allah, kıyamet gününde onların aralarını ayırır; şüphe yok ki Allah, her şeye tanıktır. |
|
2613 | 22 | 18 | ألم تر أن الله يسجد له من في السماوات ومن في الأرض والشمس والقمر والنجوم والجبال والشجر والدواب وكثير من الناس وكثير حق عليه العذاب ومن يهن الله فما له من مكرم إن الله يفعل ما يشاء |
| | | Görmez misin, Allah, şüphe yok, öyle bir mabut ki ona secde eder ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaç, hayvanlar ve insanların çoğu ve çoğu da azabı hak etmiştir ve Allah, kimi hor kılarsa onu kutluluğa ulaştırıp ona lütuf ve ihsanda bulunan hiçbir kimse bulunamaz; şüphe yok ki Allah, dilediğini yapar. |
|
2614 | 22 | 19 | هذان خصمان اختصموا في ربهم فالذين كفروا قطعت لهم ثياب من نار يصب من فوق رءوسهم الحميم |
| | | Şu iki zümre, Rablerinin dini hakkında birbirleriyle çekişen iki düşmandır; kafir olanlara ateşten libaslar biçilmiştir, tepelerine de kaynar su dökülecek. |
|
2615 | 22 | 20 | يصهر به ما في بطونهم والجلود |
| | | Ve bu suretle karınlarında ne varsa o da eritilecek, derileri de. |
|
2616 | 22 | 21 | ولهم مقامع من حديد |
| | | Onlara demirden çomaklar da var. |
|
2617 | 22 | 22 | كلما أرادوا أن يخرجوا منها من غم أعيدوا فيها وذوقوا عذاب الحريق |
| | | Ne zaman elemlerinden, oradan çıkmak isteseler gene oraya gönderilirler de tadın yakıp kavuran azabı denir. |
|
2618 | 22 | 23 | إن الله يدخل الذين آمنوا وعملوا الصالحات جنات تجري من تحتها الأنهار يحلون فيها من أساور من ذهب ولؤلؤا ولباسهم فيها حرير |
| | | Şüphe yok ki Allah, inanan ve iyi işlerde bulunanları, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere koyar, orada altın bilezikler ve inciler takınıp bezenirler ve orada, elbiseleri de ipektir. |
|
2619 | 22 | 24 | وهدوا إلى الطيب من القول وهدوا إلى صراط الحميد |
| | | Ve onlar, sözün en temizini söylemeye irşat edilmişlerdir ve onlar hamde layık Tanrının yoluna irşad edilmişlerdir. |
|
2620 | 22 | 25 | إن الذين كفروا ويصدون عن سبيل الله والمسجد الحرام الذي جعلناه للناس سواء العاكف فيه والباد ومن يرد فيه بإلحاد بظلم نذقه من عذاب أليم |
| | | Kafir olanlar ve halkı Allah'ın yolundan çıkaranlar ve insanlar için ibadet yeri olarak halkettiğimiz ve orada yurt tutanla orayı ziyaret için gelen hakkında aynı hükümleri yürüttüğümüz Mescidi Haram'dan men edenlerse. Ve kim orada nehy edilmiş birşeyi zulmederek yapmak isterse ona elemli azabı tattırırız. |
|