نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
2449 | 20 | 101 | خالدين فيه وساء لهم يوم القيامة حملا |
| | | Orada ebedi kalırlar. Diriliş günü bu onlar için ne de kötü bir yüktür. |
|
2450 | 20 | 102 | يوم ينفخ في الصور ونحشر المجرمين يومئذ زرقا |
| | | Boruya üfürüldüğü gün, suçluları o gün mavi (kederden yüzleri morarmış) olarak toplarız |
|
2451 | 20 | 103 | يتخافتون بينهم إن لبثتم إلا عشرا |
| | | Aralarında gizli gizli konuşurlar, "Siz (dünyada) sadece on kaldınız." |
|
2452 | 20 | 104 | نحن أعلم بما يقولون إذ يقول أمثلهم طريقة إن لبثتم إلا يوما |
| | | Onların ne konuştuğunu iyi biliriz. En doğru görüşlüleri, "Siz sadece bir gün kaldınız," diyordu. |
|
2453 | 20 | 105 | ويسألونك عن الجبال فقل ينسفها ربي نسفا |
| | | Senden dağları sorarlar. De ki, "Rabbim onları ufalayıp savuracak." |
|
2454 | 20 | 106 | فيذرها قاعا صفصفا |
| | | "Yerlerini dümdüz, bomboş bırakacaktır." |
|
2455 | 20 | 107 | لا ترى فيها عوجا ولا أمتا |
| | | "Orda ne ufak bir eğrilik ne de bir tümsek göreceksin." |
|
2456 | 20 | 108 | يومئذ يتبعون الداعي لا عوج له وخشعت الأصوات للرحمن فلا تسمع إلا همسا |
| | | O gün, en ufak bir sapma göstermeden çağırıcıya uyarlar. Sesler Rahman'ın huzurunda kısılmıştır; fısıltıdan başka bir şey işitemezsin. |
|
2457 | 20 | 109 | يومئذ لا تنفع الشفاعة إلا من أذن له الرحمن ورضي له قولا |
| | | O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünü uygun gördüğü kimseden başkasının şefaatı (aracılığı) yarar vermez. |
|
2458 | 20 | 110 | يعلم ما بين أيديهم وما خلفهم ولا يحيطون به علما |
| | | Hiç kimse O'nu bilgice kavrayamazken, O onların geçmişini de geleceğini de bilir. |
|