نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
2296 | 19 | 46 | قال أراغب أنت عن آلهتي يا إبراهيم لئن لم تنته لأرجمنك واهجرني مليا |
| | | (Babası:) "Sen benim tanrılarıma yüz mü çeviriyorsun İbrahim? Buna son vermezsen seni taşlarım. Benden uzaklaş!," dedi. |
|
2297 | 19 | 47 | قال سلام عليك سأستغفر لك ربي إنه كان بي حفيا |
| | | "Sana selam (barış) olsun," dedi, "Senin bağışlanman için Rabbim'e yalvaracağım; O, bana karşı çok merhametlidir." |
|
2298 | 19 | 48 | وأعتزلكم وما تدعون من دون الله وأدعو ربي عسى ألا أكون بدعاء ربي شقيا |
| | | "Sizden ve ALLAH dışında yalvardıklarınızdan ayrılıyorum. Ben Rabbime yalvarıyorum. Umarım ki Rabbime yalvarmakla bahtsız olmam." |
|
2299 | 19 | 49 | فلما اعتزلهم وما يعبدون من دون الله وهبنا له إسحاق ويعقوب وكلا جعلنا نبيا |
| | | Onları ve ALLAH dışında taptıklarını terkedince ona İshak'ı ve Yakub'u verdik. Hepsini peygamber yaptık. |
|
2300 | 19 | 50 | ووهبنا لهم من رحمتنا وجعلنا لهم لسان صدق عليا |
| | | Onlara rahmetimizden verdik. Onlara, doğru ve onurlu bir dil bağışladık. |
|
2301 | 19 | 51 | واذكر في الكتاب موسى إنه كان مخلصا وكان رسولا نبيا |
| | | Kitapta Musa'yı an. O kendini tümüyle adayan biriydi. Peygamber olan bir elçiydi. |
|
2302 | 19 | 52 | وناديناه من جانب الطور الأيمن وقربناه نجيا |
| | | Ona Tur dağının sağ tarafından seslendik. Konuşmak için onu yaklaştırdık. |
|
2303 | 19 | 53 | ووهبنا له من رحمتنا أخاه هارون نبيا |
| | | Katımızdan bir rahmet olarak kardeşi Harun'u kendisine peygamber olarak armağan ettik. |
|
2304 | 19 | 54 | واذكر في الكتاب إسماعيل إنه كان صادق الوعد وكان رسولا نبيا |
| | | Kitapta İsmail'i an. O sözünde duran biriydi. Aynı zamanda peygamber olan bir elçiydi. |
|
2305 | 19 | 55 | وكان يأمر أهله بالصلاة والزكاة وكان عند ربه مرضيا |
| | | Ailesine namazı gözetmeyi ve zekatı vermeyi emrederdi. Rabbi tarafından beğenilmişti. |
|