نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
1913 | 16 | 12 | وسخر لكم الليل والنهار والشمس والقمر والنجوم مسخرات بأمره إن في ذلك لآيات لقوم يعقلون |
| | | Ve ram etmiştir size geceyle gündüzü, güneşle ayı; yıldızlar da ram olmuştur emriyle. Şüphe yok ki bunda, akıl eden topluluk için deliller var. |
|
1914 | 16 | 13 | وما ذرأ لكم في الأرض مختلفا ألوانه إن في ذلك لآية لقوم يذكرون |
| | | Ve yeryüzünde sizin için yarattığı, ayrıayrı, çeşitli renklerde ne varsa hepsi ram olmuştur size. Şüphe yok ki bunda da ibret alacak topluluk için bir delil var. |
|
1915 | 16 | 14 | وهو الذي سخر البحر لتأكلوا منه لحما طريا وتستخرجوا منه حلية تلبسونها وترى الفلك مواخر فيه ولتبتغوا من فضله ولعلكم تشكرون |
| | | Öyle bir mabuttur ki ram etmiştir size denizi ondan çıkan terütaze balıkları yemeniz, çıkardığınız ziynet eşyasını takınmanız için ve görürsün ki gemi, denizde, suları yarayara gitmede; ram etmiştir size denizi, nasibinizi onun lutfundan arayıp bularak şükredesiniz diye. |
|
1916 | 16 | 15 | وألقى في الأرض رواسي أن تميد بكم وأنهارا وسبلا لعلكم تهتدون |
| | | Sizinle beraber sallanmaması, çalkalanmaması için yeryüzünde muhkem ve metin dağlar yaratmıştır, ırmaklar halketmiştir ve gideceğiniz yeri bulmanız için yollar meydana getirmiştir. |
|
1917 | 16 | 16 | وعلامات وبالنجم هم يهتدون |
| | | Ve alametler halktemiştir ve yıldızla yollarını bulur onlar. |
|
1918 | 16 | 17 | أفمن يخلق كمن لا يخلق أفلا تذكرون |
| | | Yaratan, yaratmayana benzer mi? Hala mı düşünmeyeceksiniz? |
|
1919 | 16 | 18 | وإن تعدوا نعمة الله لا تحصوها إن الله لغفور رحيم |
| | | Ve Allah nimetlerini saymaya kalkışsanız imkan yok, sayamazsınız; şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahimdir. |
|
1920 | 16 | 19 | والله يعلم ما تسرون وما تعلنون |
| | | Ve Allah gizlediğinizi de bilir, açığa vurduğunuzu da. |
|
1921 | 16 | 20 | والذين يدعون من دون الله لا يخلقون شيئا وهم يخلقون |
| | | Allah'tan başka tapıp çağırdıkları putlar, hiçbir şey yaratamaz, kendileri yaratılmıştır onların. |
|
1922 | 16 | 21 | أموات غير أحياء وما يشعرون أيان يبعثون |
| | | Ölülerdir onlar, diriler değil, ne vakit diriltilecekler, ondan da haberleri yok. |
|