نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
1848 | 15 | 46 | ادخلوها بسلام آمنين |
| | | (Onlara): "Oraya esenlikle, güven içinde girin!" (denilir). |
|
1849 | 15 | 47 | ونزعنا ما في صدورهم من غل إخوانا على سرر متقابلين |
| | | Onların göğüslerindeki kini çıkarıp atmışızdır; (hepsi) kardeşler olarak divanlar üzerinde karşı karşıya oturur (sohbet eder)ler. |
|
1850 | 15 | 48 | لا يمسهم فيها نصب وما هم منها بمخرجين |
| | | Orada onlara hiçbir yorgunluk dokunmaz ve onlar oradan çıkarılacak da değillerdir. |
|
1851 | 15 | 49 | نبئ عبادي أني أنا الغفور الرحيم |
| | | (Ey Muhammed), kullarıma haber ver: İşte ben öyle bağışlayan, öyle esirgeyenim. |
|
1852 | 15 | 50 | وأن عذابي هو العذاب الأليم |
| | | Fakat benim azabım da çok acı bir azabdır. |
|
1853 | 15 | 51 | ونبئهم عن ضيف إبراهيم |
| | | Onlara İbrahim'in konuklarından haber ver; |
|
1854 | 15 | 52 | إذ دخلوا عليه فقالوا سلاما قال إنا منكم وجلون |
| | | Onun yanına girmişler: "Selam" demişlerdi. O da: "Biz sizden korkuyoruz." dedi. |
|
1855 | 15 | 53 | قالوا لا توجل إنا نبشرك بغلام عليم |
| | | Korkma dediler, biz sana bilgin bir çocuk(un olacağını) müjdeleriz! |
|
1856 | 15 | 54 | قال أبشرتموني على أن مسني الكبر فبم تبشرون |
| | | Bana ihtiyarlık dokunduktan sonra mı beni müjdelediniz? Ne tuhaf bir şey ile müjdeliyorsunuz beni? dedi. |
|
1857 | 15 | 55 | قالوا بشرناك بالحق فلا تكن من القانطين |
| | | Sana gerçeği müjdeledik, umut kesenlerden olma! dediler. They said: We bring thee good tidings in truth. So be not thou of the despairing. |
|