نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
1812 | 15 | 10 | ولقد أرسلنا من قبلك في شيع الأولين |
| | | Andolsun, senden önceki milletler arasında da elçiler gönderdik. |
|
1813 | 15 | 11 | وما يأتيهم من رسول إلا كانوا به يستهزئون |
| | | Onlara bir peygamber gelmeyedursun, hemen onunla alay ederlerdi. |
|
1814 | 15 | 12 | كذلك نسلكه في قلوب المجرمين |
| | | İşte böylece biz onu, (inkarcılığı) suçluların kalplerine sokarız. |
|
1815 | 15 | 13 | لا يؤمنون به وقد خلت سنة الأولين |
| | | Öncekilerin başına gelenlerden ders almaları gerekirken onlar hala buna (Kur'an'a) inanmıyorlar. |
|
1816 | 15 | 14 | ولو فتحنا عليهم بابا من السماء فظلوا فيه يعرجون |
| | | Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, |
|
1817 | 15 | 15 | لقالوا إنما سكرت أبصارنا بل نحن قوم مسحورون |
| | | "Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır" derler. |
|
1818 | 15 | 16 | ولقد جعلنا في السماء بروجا وزيناها للناظرين |
| | | Andolsun, biz gökte birtakım burçlar yarattık ve seyr edenler için onu süsledik. |
|
1819 | 15 | 17 | وحفظناها من كل شيطان رجيم |
| | | Onları, taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk. |
|
1820 | 15 | 18 | إلا من استرق السمع فأتبعه شهاب مبين |
| | | Ancak kulak hırsızlığı eden müstesna. Onun da peşine açık bir alev sütunu düşmüştür. |
|
1821 | 15 | 19 | والأرض مددناها وألقينا فيها رواسي وأنبتنا فيها من كل شيء موزون |
| | | Yeri uzatıp yaydık, orada sabit dağlar yerleştirdik, yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik. |
|