بسم الله الرحمن الرحيم

نتائج البحث: 6236
ترتيب الآيةرقم السورةرقم الآيةالاية
16501254وقال الملك ائتوني به أستخلصه لنفسي فلما كلمه قال إنك اليوم لدينا مكين أمين
Hükümdâr: “Onu yanıma getirin, özel danışman edineyim.” dedi. Onunla konuştuktan sonra da: “Sen artık bundan böyle, nezdimizde yüksek bir makam sahibi, tam itimad edilen bir müsteşarsın.” dedi.
16511255قال اجعلني على خزائن الأرض إني حفيظ عليم
Yusuf: “Beni ülkenin hazine işlerinden sorumlu bakan olarak görevlendir, dedi. Çünkü ben malları iyi korur, işletme ve yönetimi iyi bilirim.” dedi.
16521256وكذلك مكنا ليوسف في الأرض يتبوأ منها حيث يشاء نصيب برحمتنا من نشاء ولا نضيع أجر المحسنين
Böylece Biz Yusuf'a Mısır’da iktidar verdik. Dilediği yerde konaklayabilir, orayı dilediği şekilde yönetirdi.Biz lütfumuzu dilediğimiz kimselere eriştirir ve güzel hareket edenlerin ücretlerini asla zayi etmeyiz.
16531257ولأجر الآخرة خير للذين آمنوا وكانوا يتقون
Âhiretteki ücret ve ödül, iman edip haramlardan sakınanlar için elbette daha hayırlıdır. [38,39-40]
16541258وجاء إخوة يوسف فدخلوا عليه فعرفهم وهم له منكرون
Gün geldi, Yusuf'un kardeşleri Mısır’a gelip onun huzuruna çıktılar. O onları tanıdı, ama öbürleri onu tanıyamadılar.
16551259ولما جهزهم بجهازهم قال ائتوني بأخ لكم من أبيكم ألا ترون أني أوفي الكيل وأنا خير المنزلين
Yusuf onların zahîre yüklerini hazırlatınca dedi ki: “Siz, baba bir kardeşinizi de yanıma getirin, gördüğünüz gibi ben size tam ölçek veriyorum ve ben dışardan gelen misafirleri ağırlamaya, başka herkesten fazla özen göstermekteyim. Eğer onu getirmezseniz, o zaman, ne bir ölçek olsun zahire bekleyin, ne de yanıma yaklaşın!”
16561260فإن لم تأتوني به فلا كيل لكم عندي ولا تقربون
Yusuf onların zahîre yüklerini hazırlatınca dedi ki: “Siz, baba bir kardeşinizi de yanıma getirin, gördüğünüz gibi ben size tam ölçek veriyorum ve ben dışardan gelen misafirleri ağırlamaya, başka herkesten fazla özen göstermekteyim. Eğer onu getirmezseniz, o zaman, ne bir ölçek olsun zahire bekleyin, ne de yanıma yaklaşın!”
16571261قالوا سنراود عنه أباه وإنا لفاعلون
Onlar: “Bakalım, babasından ona izin almanın bir yolunu bulup bu işi ayarlamaya çalışacağız.” dediler.
16581262وقال لفتيانه اجعلوا بضاعتهم في رحالهم لعلهم يعرفونها إذا انقلبوا إلى أهلهم لعلهم يرجعون
Yusuf, zahîre tartan görevlilerine de dedi ki: “Onların, zahîre karşılığında verdikleri mallarını da yüklerinin içine koyun. Böylece belki ailelerine döndüklerinde, bunun farkına varıp yine gelirler.”
16591263فلما رجعوا إلى أبيهم قالوا يا أبانا منع منا الكيل فأرسل معنا أخانا نكتل وإنا له لحافظون
Babalarının yanına dönünce: “Sevgili babamız, dediler, ölçeğimiz, tahsisatımız kaldırıldı. Gelecek sefer, öbür kardeşimizi de bizimle beraber gönder ki onu vesile ederek, daha çok tahsisat alalım. Onu gözümüz gibi koruyacağımıza kesin söz veriyoruz.!”


0 ... 154.9 155.9 156.9 157.9 158.9 159.9 160.9 161.9 162.9 163.9 165.9 166.9 167.9 168.9 169.9 170.9 171.9 172.9 173.9 ... 623

إنتاج هذه المادة أخد: 0.03 ثانية


المغرب.كووم © ٢٠٠٩ - ١٤٣٠ © الحـمـد لله الـذي سـخـر لـنا هـذا :: وقف لله تعالى وصدقة جارية

2979606532642413888384650155654145917