نتائج البحث: 6236
|
ترتيب الآية | رقم السورة | رقم الآية | الاية |
1056 | 7 | 102 | وما وجدنا لأكثرهم من عهد وإن وجدنا أكثرهم لفاسقين |
| | | Onların çoklarını yoldan çıkmış bulduk ama, çoklarında sözde durma diye bir şey bulmadık. |
|
1057 | 7 | 103 | ثم بعثنا من بعدهم موسى بآياتنا إلى فرعون وملئه فظلموا بها فانظر كيف كان عاقبة المفسدين |
| | | Onlardan sonra Musa'yı ayetlerimizle Fir'avn'a ve onun ileri gelen adamlarına gönderdik, ayetlerimize haksızlık ettiler; fakat bak, bozguncuların sonu nasıl oldu! |
|
1058 | 7 | 104 | وقال موسى يا فرعون إني رسول من رب العالمين |
| | | Musa dedi ki: "Ey Fir'avn, ben alemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir elçiyim." |
|
1059 | 7 | 105 | حقيق على أن لا أقول على الله إلا الحق قد جئتكم ببينة من ربكم فأرسل معي بني إسرائيل |
| | | Allah'a karşı gerçekten başkasını söylememek, benim üzerime borçtur. Size Rabbinizden açık bir delil getirdim, artık İsrail oğullarını benimle gönder! |
|
1060 | 7 | 106 | قال إن كنت جئت بآية فأت بها إن كنت من الصادقين |
| | | (Fir'avn) dedi. "Eğer bir ayet (mu'cize) getirmiş isen, hakikaten doğru söylüyorsan göster onu bakalım!" |
|
1061 | 7 | 107 | فألقى عصاه فإذا هي ثعبان مبين |
| | | Bunun üzerine (Musa), asasını attı, birden o, açıkça bir ejderha (oluverdi). |
|
1062 | 7 | 108 | ونزع يده فإذا هي بيضاء للناظرين |
| | | Ve elini (böğründen) çıkardı, birden o, bakanlar için, bembeyaz parlayan bir şey oldu. |
|
1063 | 7 | 109 | قال الملأ من قوم فرعون إن هذا لساحر عليم |
| | | Fir'avn kavminden ileri gelen bir topluluk dediler ki: "Bu, çok bilgili bir büyücüdür!" |
|
1064 | 7 | 110 | يريد أن يخرجكم من أرضكم فماذا تأمرون |
| | | Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor, ne buyurursunuz? |
|
1065 | 7 | 111 | قالوا أرجه وأخاه وأرسل في المدائن حاشرين |
| | | Onu da kardeşini de beklet, dediler, şehirlere toplayıcılar yolla. |
|